Eklem içi sorunlar özellikle hareket sisteminin en sık görülen şikayetleridir. Eklem içini ilgilendiren sorunlar gündelik hareketleri kısıtladığı için sıkça şikayet edilen, yaygın rahatsızlıklardır.

Özellikle diz, omuz ve kalça gibi büyük eklemlerimizdeki basit sorunlar, genellikle çok ciddi ağrılara ve hareket kısıtlılıklarına neden olmaktadır.

Günümüzde masabaşı işlerin artmasıyla hareketsizliğin neden olduğu kas zayıflıkları ve şişmanlama ile eklem üzerine düşen yükün artması, diğer taraftan bunları telafi edebilmek için ihtiyaç duyulan aktif yaşam tarzı ve severek yaptığımız sportif aktiviteler sonucunda eklemlerde aşınma sonrası menisküs ve kıkırdak yırtıkları çok sık görülmektedir.

Eklem hastalıkları, özellikle başlangıç dönmelerindeki sorunlarına erken müdahale  edilmediği takdirde, zamanla geri dönüşümsüz olarak ilerleyen ciddi aşınmalara ve yıpranmalara neden olmaktadır. Dizde menisküs yırtıkları, ön çapraz bağ yaralanmaları, diz ve ayak bileği kıkırdak sorunları, omuz eklemi sıkışmasına bağlı yaralanmalar ve omuz bağ yırtıkları en sık karşılaşılan sorunlardır.

Erken dönemde müdahale edilmeyen çoğu duruma yıllar içinde daha kalıcı ve karmaşık tedaviler gerekmektedir. İşte bu sorunların erken dönemde çözümünde en sık uyguladığımız tedavi yöntemi de “Artroskopi“dir.

Artroskopi; eklem yüzünün bir mikro kamera sistemiyle görüntülenmesi anlamına gelmekte olup, aynı zamanda yine küçük aletlerle yapılan girişimler sonucunda eklem içinin tedavisinin sağlanmasıdır. Bu tedavinin başlangıç dönemlerinde, özellikle de manyetik rezonans görüntüleme yöntemi öncesinde, artroskopi sadece bir teşhis yöntemi olarak kullanılmaktayken, zamanla teknolojinin gelişmesi ile temel tedavi yöntemlerinden birisi olmuştur.

Artroskopik tedavi yöntemi; basit küçük giriş kesileri ile, özellikle çok küçük bir operasyonalanı sayesinde kozmetik bir üstünlük sağlamasının yanı sıra, erken iyileşme ve hareket sağlama dolayısıyla gündelik yaşama daha erken ve konforlu olarak dönmemizi sağlar. Örneğin dizde menisküs yırtığı olması halinde, artroskopi sonrası sadece tedbir olarak 1 günlük hastane yatışının ertesi gününde normal yürümeye geçilmekte ve sadece 2 adet dikişimiz olmaktadır. Benzer avantajlar, omuzda sıkışma ve bağ yaralanması gibi durumlarda da erken hareket verebilme ve erken gündelik yaşama geçiş kolaylığı sağlamaktadır. Yine dizin ön çapraz bağ yaralanmaları gibi son derece karmaşık cerrahi gerektiren, kapsamlı operasyonlar da artroskopik cerrahi sayesinde daha konforlu operasyonlar haline gelmiştir.

Sonuç olarak günümüz teknolojisinin bize hediyesi olan artroskopik cerrahi tekniği, özellikle genç hasta grubunda ve erken hareket vermenin mutlak gerekliliği olan durumlarda başarı oranı yüksek, riski düşük ve konforlu bir operasyon tekniğidir.